28 Ocak 2008 Pazartesi

PRENSİMİN 4.YAŞ GÜNÜ VE TAVŞAN PASTASI



Merhaba,

Canım yavrum Orkun' umun 4.yaş gününde çekilmiş bir fotoğrafla yeni bir haftaya girmek istedim. 26 Ocak Cumartesi günü yavrucuğumun 4.yaş günüydü ama biz anca dün kutlayabildik. Orkun' un ve bizim sevdiklerimizin katıldığı kendi halinde bir doğum günü oldu bizimkisi. Canım yavrum dünyaya gelerek bana ve tüm ailene yaşattığın güzel duygular için seni çok ama çok seviyorum. İnşallah Rabbim sana sağlıklı, sihhatli ve güzel bir ömür verir.
Yavrucuğumun doğum günü pastasını kendim yaptım , hem biraz kendimi sınamış oldum hemde içerisine ne katıldığını bilmediğimiz birşey yememiş olduk. Cuma günü o blog bu blog derken elimde bir sürü tarif oldu bende hepsini karıştırdım ve ortaya bizim tavşan pasta çıktı. Buyrun bakalım nasıl olmuş;

TAVŞAN PASTA





MALZEMELER

2 Paket hazır pastaban
2 paket kakaolu pasta kreması (toz)
3 poşet sade krem şanti
1 paket çikolata sosu
2 adet buz
1 su bardağı damla çikolata
100 gr margarin
1.5 lt. süt
Meyve şekerlemesi
1 kase vişne reçeli
1 sb bardağı ılık su

NASIL MI YAPTIM ?

Pasta kremasını ve krem şantileri üzerlerindeki tariflerine göre hazırladım. Vişne reçelini ılık su ile şrebet haline getirdim. Alüminyum folyo ile fırın tepsisinin arka yüzünü kaplayıp, pastabanlardan birini üzerine aldım üzerini reçelli su ile hafifce ıslattım. Daha sonra hazırladığım pasta kremasından bir kat sürüp, üzerine muzları dilimler halinde dizdim, üzerine damla çikolata serpip bir kat daha pasta kreması sürdüm ve pastabanın diğer katınıda reçelli su ile ıslatıp altadaki tabanın üzerine koydum.Bu tavşanımızın başı oldu, başını krem şanti ile iyice kapladım. Sonra diğer pastabandan tavşanımız için iki kulak kestim, ortada kalan kısım ise papyonu oldu. Kulaklar ve papyon içinde aynen başta olduğu gibi aralarını pasta kreması, muz ve damla çikolata ile kaplayıp, yerlerine oturtdum. Etraflarını krem şanti ile kapladım. Çikolata sosunu 1 su bardağı sütle pişirip soğumaya bıraktım. Çok fazla soğumadan (ılıkdan biraz fazla sıcak olacak) sıkma torbasına doldurup tavşanımızın başının, kulaklarının ve papyonunun etrafını geçtim. Sonra bu sosla gözleri ve bıyıkları yaptım (benim yaptığım bıyıklar çok komik oldu). Son olarakda meyve şekerleri ile papyonu süsledim. Ben bir gece önceden hazırlayıp, buzdolabında ertesi akşama kadar beklettim. Böylece pasta herşeyini daha güzel içine çekmiş oldu.

Benden bu kadar, profosyonel olmadığım için bu kadar anca becerdim, umarım sizlerde beğenirsiniz.

Şimdilik hoşcakalın..........

22 Ocak 2008 Salı

HAVUÇLU KARNABAHAR YEMEĞİ

Merhaba,

Uzun aralar verince ne yazacağımı şaşırıyorum, bu sayfayı günlüğüm gibi düşündüğüm için o an içimden gelenleri olduğu gibi yazmak istiyorum yazdıkdan sonrada okuyup aman Nagehan ne saçmalamışsın diyor hepsini siliyorum.
Bu yazıda öyle oldu kırk kere bişeyler yazıp yazıp sildim, sonunda kısaca yemeğimin tarifini verip de rahatlayayım dedim...
Lafı fazla uzatmadan benim evde çok sevilen özelliklede Orkun' un bayıla bayıla yediği karnabahar yemeğimin tarifine geçiyorum;

KARNABAHAR YEMEĞİ




MALZEMELER

1 adet orta boy karnabahar
1 adet çok küçük kuru soğan
2 adet havuç
250 gr kadar dana kıyma
2 adet orta boy patates
3 yemek kaşığı tereyağı
1.5 yemek kaşığı salça
tuz, pul biber

NASIL MI YAPTIM?

Tencereye tereyağını alıp erittikden sonra yemeklik doğradığım soğanı yağda hafif kavurdum sonra kıymayı ve salçayı ilave edip 5-6 dk kıymayı kavrulmaya bıraktım. Bu arada karnabaharı çiçek çiçek ayırıp yıkadım ve kavrulan kıymaya ilave ettim. Havuçları soyup yarım ay şeklinde doğradım, patatesleri de lokum kadar doğrayıp havuçla birlikde yemeğe ilave ettim, tuzunu ve biberinide ekledikden sonra yaklaşık 2 su bardağı kaynar su ilave edip tencerenin kapağını kapatıp kısık ateşde 30 dk pişirdim.
Sonra mı Afiyetle yedik....


Soğuk kış günlerinde yiyilebilecek en faydalı sebzelerden biri karnabahar, daha öncede sayfamda karnabaharın faydalarını vermiştim.Göz atmak isteyen varsa buraya tıklasın.

Şimdilik hoşçakalın, sevgiyle kalın.......


SOBEEEE

Merhaba
Biliyorum bu aralar hep uzun uzun aralar veriyorum, işyerindeki işler yoluna girdi inşallah en kısa zamanda tekrar bloguma zaman ayırmaya çalışacağım. Bugünlerde de kuzenimin düğünü için hazırlıklar yapıyoruz, nasipse Şubatın ilk günleri İstanbul a uçacağım yaklaşık 15-20 gün yine ara vermek zorunda kalacağım o nedenle bari gecikmiş sobelerime cevap vereyim diye düşündüm.

İlk sobem canım Banu tarafındandı.İşte cevaplarım;

ISIM VEYA LAKABINIZ: Adım Nagehan, lakabıma gelince Nagiş ve karakız.
DOGUM YERINIZ: Erzurum
HOBILERINIZ: Valla eskiden bir sürü hobim vardı da evlenip çocuk sahibi olunca bunları şimdilik bir rafa kaldırdım, şimdilerde en büyük hobim blogum oldu.
EN DEGERLI ÜÇ SEYINIZ: Çocuğum, ailem, sağlığım
OLMAZSA OLMAZ DEDIGINIZ SEY: Sağlık, mutluluk ve huzur
İDEALINIZ: Evladımı vatana, millete ve dinimize hayırlı bir evlat olarak yetiştirebilmek.
ETKILENDIGINIZ BIR KITAP: Okuduğum her kitabın bazı bölümlerinden etkilenmişimdir. Ama açıkcası bir ara Peyami Safa nın romanlarını çok okurdum ve çok etkilenirdim.
EN SEVDIGINIZ SARKI: Ben daha çok Türk Sanat Müziği parçalarını dinlerim çünkü ruhumu dinlendiriyor. Çocukluğumdan beri bizim ve amcalarımın evinde hep Tsm dinlenir ve ben en çok "Damarımda Kanımsın " şarkısını severim.
GITMEK ISTEDIGINIZ YER: Çok klasik gelecek ama Hacca gitmeyi çok istiyorum. Meksika yı görmek istiyorum. Türkiye için de ise Nemrutu görmek en büyük arzum diyebilirim.
EN YAKIN ÜC BLOG ARKADASINIZ: İşte en zor soru bu. Beni hiçbir zaman yalnız bırakmayan hemen hergün uğrayıp halımı hatrımı soran veya sormasada onun kalbinde bir yerim olduğunu bildiğim bazı arkadaşlarım var tabiki. Ben eminim bu cevabı okuyunca onlar kendini mutlaka anlar.
UNUTAMADIGINIZ BIR ANI: Hangi birini anlatsam o kadar çok anım var ki. Yalnız unutamadığım ve her zaman aklıma geldiğinde gözlerimin dolduğu anım sezeryandan çıktığım zamandır. Çıktığımda baş ucumda abimi, erkek kardeşimi, amca oğlunu ve kızlarını görünce çok mutlu olmuştum ve sevinçden ağlamıştım.
BURCUNUZ: Akrep
ILGILENDIGINIZ SPOR DALI, YOKSA TUTTUGUNUZ TAKIM: Çok şükür Galatasaraylıyım. Eskiden fanatikdim asla Cimbom maçlarını izleyemezdim kalbim güm güm atardı ama şimdilerde bir tane futbolcu adı bile bilmiyorum.
IDEAL BIR KADIN NASIL OLMALI: Hanımefendi, cesur, temiz titiz, güleryüzlü, neşeli, bakımlı olmalı.
IDEAL BIR ERKEK NASIL OLMALI: Saygılı ve ilgili olmalı. Yuvası için yapabildiğinin en iyisini yapma yüreği taşımalı. Temiz ve bakımlı olmalı.
TEKNOLOJININ GELISMESI OLUMLU MU OLUMSUZ MU: Kötüye kullananlar olmasa çok iyide...
ICAT EDILMESEYDI NE YAPARDIM BILMIYORUM DEDIGINIZ ŞEY: Elektrik ve çocuk bezleri (benim gibi çalışan bayanların bez yıkaması ne kadar zor olurdu düşünmek bile istemiyorum.)
INSANLARIN SÖZLERINE MI YOKSA GÖZLERINE MI INANMALI: Bu zamanda ne gözlere ne sözlere inanmalı.Davranışları insanın aynası oldu artık.
HAYATTAKI SEVINC KAYNAGINIZ: Oğlum, ailem ve sevdiklerim.
HAYATTAKI EN BÜYÜK KORKUNUZ: Sevdiklerimi kaybetmek.
MANTIK EVLILIGIMI YOKSA ASK EVLILIGIMI: Mantıklı aşk evliliği.
EN SEVDIGINIZ YEMEK: En sevdiğim yemek diye bir yemek yok açıkcası herşey yerim ben.
Ama patlıcan kızartmaya bayılırım.
EN SEVMEDIGINIZ YEMEK: Ben çubuk makarnadan nefret ederim çocukluğumdan beri hiç sevmem. Birde pırasa yemem.
BLOG SAHIBI ILE ILGILI DÜSÜNCELERINIZ: Banucum; bugüne kadar tanıdığım en matrak ve en içten arkadaşlarımdan biri diyebilirim. Blog aleminde böyle samimi bir insan zor bulunur. Onu hiç görmesem de sesini duymasam da gerçekden çok seviyorum. Allah onu tatlı kızına ve ailesine bağışlasın.....

11 Ocak 2008 Cuma

MAHLEPLİ KURABİYELERİMLE DÖNDÜM


















Merhaba

Ne kadar uzun zaman olmuş bişeyler yazmayalı bloga. İnanın halen daha yazmaya vaktim yok ama bir kaçamak yapıp artık bugün bişeyler yazayım dedim. Çoğu arkadaşım nerelerde olduğumu bir yaramazlık olup olmadığını sormuş çok şükür iyim bir yaramazlık yok ancak yoğun işlerden dolayı ne kendime ne de bloga ayıracak zamanım olmadı. Bir önceki yazımda yazdığım sağlık problemim için geçmiş olsun dileklerinde ve önerilerde bulunan bütün arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Bir kez daha gördüm ki bu blog aleminde dostluklar sanal alemin sahta yüzüne yenik düşmemiş. Herkes gerçekden çok samimi ve dostane bana göre.
Lafı fazla uzatmadan mahlepli kurabiyelerimin tarifine geçeyim, tarif sevgili Müge' ye (HÜNERLİBAYANLAR) ait. Sitesinin adında belli kendisi hünerli mi hünerli bir arkadaşımız, sayfasından bir çok tarif aldım ama şimdiye ikisini anca deneyebildim. Zaten çoğunuz onu tanıyordur mutlaka ama bilmeyenler varsa buraya tıklayıp o müthiş lezzetleri görsün ve denesin. Ben kendimce ufak tefek değişiklikler yaptım tarifde, tatlı tuzlu arası kurabiye sevenler varsa mutlaka denesinler.


MAHLEPLİ KURABİYE

MALZEMELER
1 Su Bardağı Sıvı yağ (ayçiçek kullandım)
1 Su Bardağı (200 Gr.) Eritilmiş Margarin
1 Su Bardağı Süt
5 Tatlı Kaşığı Pudra Şekeri
1 Tatlı Kaşığı Tuz
2 Tatlı Kaşığı Mahlep
1 Paket Kabartma Tozu
1 Yumurta (beyazı hamura, sarısı kurabiyelerin üzerine)
Un (Aldığı Kadar)

NASIL MI YAPTIM ?
Sıvı malzemeleri karıştırma kabında kaşıkla iyice karıştırıyoruz. Toz malzemelerin hepsinide sırasıyla katıp elimizle hamurumuzu yoğurup üzerini kapatıp 15-20 dk.dinlendiriyoruz. Şekil verdikten sonra üzerine yumurta sarısı sürüp, susam serpip 170 C de 35-40 dk pişiriyoruz.


Afiyet olsun.....